Çoğumuz Monet’yi empresyonist akımın en bilinen temsilcisi olarak tanıyoruz; ama onun izlenimlerinin yaşamı boyunca nasıl değiştiğini bilmiyoruz. Biri sağ diğeri sol gözle yapılmış bu iki resim, bir sanatçının algılarındaki değişikliğin ona nasıl acılar çektirmiş olabileceğinin en güzel örneklerinden biri bana kalırsa. Beethoven için sağırlık ne idiyse, Monet için de görme bozukluğu öyle olmalı…
21. yüzyılın başından beri tıp anlayışı ve hastalarımıza yaklaşım biçimimiz yavaş yavaş ama belirgin biçimde değişmekte.…
Bu yazıda Şubat 2017 de çıktığım Florida ve Karayipler gezisinden iki izlenim paylaşacağım sizlerle.... 15 günlük upuzun bir geziydi aslında; pek çok güzel yer gördüm, bende çok güzel anılar bıraktı. Ama burada yalnızca ikisini bulacaksınız. Kalanı da belki başka yazıların konusu olur, kim bilir?
Yollarda olmaya bayılırım ben. Yalnız varacağım yer değildir beni heyacanlandıran ama... Yolda olmanın sefaletini de, stresini de severim. İnsanı hep diken üstünde tutan rahatsızlığı bana keyif verir. Evime giden bildik yolu da, sevdiğim bir kente ulaşan sabırsız yolu da, ilk kez gideceğim bir yere uzanan sürprizli yolu da aynı zevkle katederim.